Dünya üzerinde daima sürdüregeldiğimiz bireysel varoluş mücadelemizde artık kesinlikle geri dönemeyeceğimiz bir noktaya geldik. Bu nokta, bireysel varoluşlarımızı bireysel yetenek, etkinlik ve doğru kurgulanmış kişisel kariyer stratejilerine sonsuz büyüklükte bir önem, varoluşsal bir gereklilik yüklemeye başladı. Yaşamımızı hangi konfor ve şartlar altında sürdüreceğimiz, artık tamamıyla bireysel yeteneklerimizi hangi etkinlikte ve hangi strateji ile kullanacağımıza bağlı. Erdem Karagöz ve Hülya Çızıkman da, bu gerçeği pek çoklarımızdan önce fark etmenin verdiği tecrübe ile, bu konudaki bilgilerini ve bireysel strateji geliştirme yöntemlerini bizlerle paylaşıyorlar. Stratejik düşünmeye bir yerden başlamak isteyenler için adım adım hedefe götüren bir rehber.
Kariyer dolmuşu kalkıyor. Son durağa kadar gitmeye cesaretin var mı?
***
Mülakatta yapılan on büyük hata…
1. Mülakatı ciddiye almamak: Görüşmenin yalnızca formaliteden ibaret bir süreç olduğu yanılgısına kapılmayın. Süreç olumlu geçmiş olsa da hemen durumun rehavetine kapılıp yeni maaşınızı nasıl harcayacağınız konusunda hayaller kurmaya başlamayın. İşin cepte olduğuna gerçekçilikten uzak bir şekilde kanaat getirmek yapacağınız en büyük hatalardan biri olacaktır.
2. Dış görünüş: İlk görüşmede kendinizi sunuş biçiminiz oldukça belirleyici olacaktır. Nasıl giyindiğiniz, konuşma biçiminiz karşı tarafı ne kadar ciddiye aldığınızın bir göstergesidir. Görüştüğünüz firmanın çalışanlarının kot giymesine izin verdiğini biliyor dahi olsanız, özensiz bir giyimle giderek kendinizi sabote etmeyin; profesyonel ve temiz bir giyim her tip firma, her tip mülakatta sizin için bir artı olacaktır.
3. Neden uygun olduğunuzu ifade etmemek: İş tanımına hâkim olun. Böylece güçlü yönlerinizi, yetkinliklerinizi hangi aşamada ön plana çıkaracağınızı firmanın ihtiyaçları doğrultusunda aktarmış olursunuz. Kendinizi karşı tarafın yerine koyun, neden spesifik olarak görüştüğünüz kişiyi işe almak isteyeceğinizi bilmek isterdiniz.
4. Gereğinden fazla mütevazı olmak: Mülakat tevazu göstereceğiniz, alçakgönüllü olanın kazandığı bir süreç değildir. Güçlü yönlerinizi karşı tarafa aktarmaktan çekinmeyin!
5. Gereğinden fazla konuşmak: Mülakatı yapan kişiden fazla konuşma gayretinde bulunmayın. Karşı tarafın size ne sorduğunu, ne öğrenmek istediğini iyi analiz edip yerinde yanıtlar verin.
6. Ücret konusuna odaklanmak: Mülakat sürecinde ücret konusu ilk planda olmamalıdır. Maaş konuşulmaya başlandığında bırakın mülakatı yapan kişi konuşmayı yönlendirsin.
7. Yanlış konuşma biçimi: Önceki patronunuzdan memnun değildiniz, adil olmayan muameleye maruz kaldığınıza inanıyordunuz. Ancak gittiğiniz görüşmenin bu durumdan yakınacağınız bir yer olduğunu düşünmeyin. Önceki işinizden istifa ettiyseniz, ya da çıkarıldıysanız, bunu temellendirecek bir açıklama yapın.
8. Soru sormamak: Özgeçmişiniz kâğıt üzerinde gayet başarılı duruyor olabilir, fakat mülakat yapanların zekice ve yerinde soru soran adaylardan etkilendikleri de bir gerçek. Mülakat bir bilgi paylaşımı platformudur.
9. Yetersiz isteklilik: Bu sizin kişiliğinizi firmaya yansıtmak için ilk ya da tek şansınız. İçeri gününüzün ne kadar kötü geçtiğini ilan ederek gitmeyin. İyimser ve kibar olun. İş için ne kadar istekli olduğunuzu ve mülakata çağırılmış olmayı bir şans olarak gördüğünüzü ifade edin. Görüşme sonunda teşekkür etmeyi unutmayın!
10. Takipçi olmamak: Mülakatı yapan kişiye görüşme sonrasında zaman ayırdığı için bir teşekkür notu yollamayı ihmal etmeyin. Takipçi olun
…