Büyük Başarı: Sloan Sistemi
Alfred P. Sloan, Jr. (1875-1965) otomotiv sanayisinde kullanılan üretim yöntemlerini, örgütlenme yapısını, pazarlamayı, satışı, dağıtımı, finansı ve reklamları -kısaca ABD otomobil yapım ve üretiminin her yönünü değiştirdi. Dahası bu etkileyici değişimin, bu eksiksiz sanayi yenilenmesinin yanı sıra, Amerikan iş dünyasında ondan önce kimsenin yapmadığı ve ondan sonra da belki hiç kimsenin yapamayacağı bir devrimi de gerçekleştirdi.
1963 yılında yayımlanan My Years with General Motors (General Motors’taki Yıllarım) adlı ikinci özyaşamöyküsünün başında, “Büyük Fırsat-I” başlıklı bölümde Sloan, otomobil yapımında ve pazarlamasında Amerikan sistemini icat eden iki kişiden bahseder: “Bay Durant (GM) ve Bay Ford’un olağandışı vizyonları, cesaretleri, cüretkâr hayal güçleri ve öngörüleri vardı… Yöntem ve somut gerçeklere bağlı bir yönetim disiplinleri olmadan… kişiliklerini herkese aşıladılar.”
Sloan’ın gelecekte şirket dünyasına getireceği dönüşümün özü; disiplin, yöntem ve olgulara olan gereksinimdi. “Sloan Sistemi”ni uygulamak için ne zaman bir fırsat çıksa, Sloan hazırdı. 1923 yılında General Motors’un başkanı olduğunda şöyle demişti: “Bana büyük bir başarı kazandıracak, gerçek bir fırsat bulunduğu, bundan uzun süre önce aşikârdı.”
Alfred P. Sloan’ın General Motors’taki öyküsü, Amerikan iş dünyası içinde, liderlik ve yönetim yeteneği açısından eşsizdir.
Sloan’la Karşılaşmak
Sloan’ın 42 yıldan fazla yönettiği grup General Motors’tu (GM). GM, Sloan’ın başkanı ve en büyük hissedarı olduğu Hyatt Rulman Şirketi’ni (Newark, New Jersey) satın aldıktan sonra, Sloan GM’de çalışmaya başladı. O tarihte GM başkanı olan William Crapo Durant, Sloan’ı United Motors Company adlı yeni kurulan ve GM için otomobil aksesuvarları üretmek amacıyla kurulmuş bir şirkete başkan olarak atadı.
Sloan 1920 yılında, Pierre du Pont’un başkan olduğu dönemde United Motors’un başkanlığından GM’in uygulamadan sorumlu başkan yardımcılığına atandığında, firma örgütsel ve mali düzensizlik içinde, birbirine kabaca bağlanmış bir araba üretim bölümleri toplamıydı. 1921 yılında beş bölümde yapılan toplam otomobil üretimi sonucunda GM, ABD otomobil pazarında yüzde 12 gibi küçük bir paya sahipti. Ford Motor Company ise yüzde 60’lık payıyla o dönemde pazardaki hâkimiyetini ortaya koyuyordu (GM, ABD otomobil üretiminde ikinci sıradaydı).
Henry Ford, Model-T montaj hattı uygulamasında o kadar başarılı olmuştu ki -seri üretim, adil ücretler, düşük satış fiyatını karşılayacak büyük hacim- “Fordizm” kelimesi dünya çapında başarılı seri üretimi ve tam istihdamı ifade etmek için kullanılır hale gelmişti. Rus devriminin liderleri bile bu tuhaf sloganı kullanıyordu.
Ford’un 1910 ile 1920 arasındaki on yıllık şaşkınlık verici satış ve üretim başarısı, Sloan’ın Hyatt Rulman Şirketi için bir nimet olmuştu. Ford Motor Company bu New Jersey merkezli şirketin yıllık bilyeli yatak üretiminin neredeyse yüzde 50’sini satın alıyordu. Aslında işin gülümseten yanı şudur ki Alfred P. Sloan, Jr. otomobil piyasasındaki şöhret ve zenginliğine kısmen Henry Ford’un Model-T’sinin yardımıyla ulaşmıştı.
Büyük ihtimalle, 1920’lerin başında Ford’un pazar hâkimiyeti Alfred P. Sloan dışında herkese üstesinden gelinemez bir meydan okuma olarak görünmüştü. Ancak Sloan çok geçmeden Ford’un şişirilmiş bir canavar, devrilemese bile en azından meydan okunabilecek, sallantıda bir dikilitaş olduğunu algılamıştı. Bu düşüncesini 1920’de GM uygulama direktörü ve üç yıl sonra da GM başkanı olduğunda sınayabilecekti.
GM’in üstünlüğü Amerikan otomobil alıcısının renk, tip ve modelde çeşitlilik isteklerini fark edemeyen Henry Ford tarafından desteklenmiş oldu. “İnsanlar istedikleri renkte bir Model T’ye sahip olabilirler, siyah olduğu sürece” sözleri, değişime ne kadar isteksiz olunduğunu simgeleyen, kötü şöhretli bir diktatör ifadesiydi.
1923 yılının sonu itibarıyla Ford’un ABD’deki toplam otomobil satışındaki pazar payı yüzde 60’tan yüzde 52’ye düşmüştü. Bu düşüş, 1929’da üretilen Model-A’nın Ford’un pazar payını biraz canlandırdığı iki yıl hariç her yıl sürdü.
Planlama Dehasının İlkeleri
Unutulmamalı ki Sloan’ın bundan 85 yıl önce yaptığı şey bugün artık sıradan kabul edilse de -neredeyse doğal olarak ele alınıyor- o, GM’in başkanı olana kadar şirket sistemi bütünüyle yerleşmemişti. Liderlik gömleğini giydiği andan itibarense önce ABD’de sonra da dünyada şirket yapısı etkileyici bir biçimde değişecekti.
Sloan bir şirket örgütlenmesini bütün yönleriyle değiştirecek yeni fikirleri ve kavramları uygulamaya geçirdi. M.I.T.’den sonra Hyatt Rulman Şirketi’nde yeni işe başladığı günlerden itibaren meraklı zihni, modası geçmiş Amerikan işletme uygulamalarını geliştirmek için yöntemler aramaya başladı. Sloan’ın devrimci sistemindeki anahtar unsurlar şunlardı:
– Olgular ve veriler karar almanın belirleyici ve ana unsurlarıdır.
– Şirket, muhalefeti ve farklı görüşleri cesaretlendirmelidir.
– Merkezi bir güç ve kontrol altında, kurullar aracılığıyla adem-i merkeziyetçi bir biçimde örgütlenilmelidir.
– İşinde en yetkin insanlarla ama arada dostluk ilişkisi olmadan çalışılmalıdır.
– Başkan veya CEO oybirliğine dayanarak mutlak yönetici olarak çalışmalıdır.
Sloan, 1919’da yazdığı Şirket Yapılanması’ndaki yeniden örgütlenme sisteminin bütünleyici kısmını 1920 yılında, o dönemde GM’in başkanı olan Pierre du Pont’a sundu. Bu rapor berraklık ve incelikli ikna ediciliğin parlak bir örneğidir. Sloan eski despotça otoriteyi, sezgiye dayanarak karar vermeyi ve ahbap-çavuş ilişkisiyle işe çalışan almayı umutsuz bir yöntem olarak ifade ediyordu. Yapıt şöyle başlar: “Bu çalışmanın amacı General Motors şirketi için bir örgütlenme biçimi önermektir, bu şekilde şirketin geniş çaplı işletmesi içinde yetki sırası belirlenecek ve her bölümün eşgüdüm içinde çalışması için düzenlemeler yapılacaktır.”
Sloan yeni şirket düzeninin iki ana ilke doğrultusunda yönetilmesini talep ediyordu: Karar almada bölüm başkanlarına bağımsız yetki tanımak, ama işin makroekonomik alanlarında bu bölümlerin mali destek ve rehberlik için merkezi otoriteye bağlı olmasını sağlamak.
Yine de, dünya iş çevrelerinin geleceğini belirleyecek Amerikan şirket örgütlenmesi, ancak GM, Sloan’ın yenilikçi fikirlerini uygulamaya koyduğunda şekillenmeye başladı. Bu andan sonra bütün kamu kurumları ve özel kurumlar GM tarzını kendi bünyelerinde uygulamaya başladılar: Açıkça tanımlanmış adem-i merkeziyetçi bir yapı ve etkin bir lider veya başkan.