Yeter ki sen içini dökmek iste…
Nazlı ve annesinin hayatı son zamanlarda biraz karışıktır. Anne, iş ve ailevi sıkıntılarla boğuşmaktadır. Babanın aniden evden uzaklaşması, annenin duygusal dalgalanmaları derken, Nazlı’nın okul başarısı tüm bu yaşananlardan nasibini alır. Kendi küçük dünyasında, boyundan büyük dertlerle mücadele etmeye çalışan Nazlı için mutluluk belki de annesinin tek bir tebessümüne bağlıdır. Boğazına birer yumru misali dizilen sorunların üstesinden gelebilmek zor gibi görünse de, büyükannesinin bu gibi durumlar için çok özel bir tarifi vardır: Bir kalem, bir kâğıt, sıcacık bir çay ve özveriyle dinlemeye hazır bir çift kulak. Yeter ki Nazlı anlatmak istesin…
Ödüllü yazar Pelin Güneş’in farkındalık yaratan hikâyesi ve yenilikçi ressam Gül Sarı’nın karakteristik çizimleriyle dikkat çeken Elveda Patatesler, Tudem’in, okumaya isteksiz ve okuma güçlüğü çeken çocuklar için özel olarak hazırladığı SEN de OKU koleksiyonunun Türk yazarlar serisindeki yerini alıyor.
Yetişkinlerin kendi hayatları ile ilgili aldıkları kararların çocukları üzerinde nasıl ‘derin’ izler bırakabileceğini gözler önüne seren bu içtenlikli kitap; dağılan aileler, işsizlikle mücadele, maddi zorluklar gibi güncel toplumsal ve ekonomik sorunlara da eğilerek, okurlarının dünya görüşlerini çeşitlendiriyor.
Gerçek hayattan ilham alan naif metniyle son derece vurucu bir hayata tutunma hikâyesine imza atan Elveda Patatesler, sıkıntıların üstesinden gelebilmek ve zorluklara göğüs gerebilmek için paylaşmanın ve dayanışmanın önemini vurguluyor.
Sözcüklerle mücadele eden çocuklar; Nazlı ile birlikte duygularını tanıyıp başkalarıyla empati kurmanın yollarını keşfederken, kalplerini titretecek bir öykünün kahramanlarından birine dönüşerek okuma sevgisi kazanıyor!
Kelimelerle mücadele eden çocuklar, SEN de OKU koleksiyonu ile okuma sevgisi kazanıyor!
Tudem’in, okumaya isteksiz ve okuma güçlüğü çeken çocuklar için özel olarak hazırladığı SEN de OKU koleksiyonu, kitapları eğlenceli kılan bir okuma deneyimi vadediyor.
SEN de OKU koleksiyonu, kitaplara mesafeli duran çocukların rahat okuyabilecekleri metinsel ve fiziksel özelliklere sahip, ilgilerini çekecek güncel konulara ve temalara değinen resimli kitaplardan oluşuyor.
Sade, kolay anlaşılır dili; okuma akışına yardımcı olması için özel olarak tasarlanmış yazı tipi; göz yorgunluğunu azaltıp, metnin rahat algılanmasını sağlayan hafif renklendirilmiş kalın kâğıdı ve rahat okumayı üst düzeye taşıması için harfler, satırlar, paragraflar arası geniş boşluk kullanımıyla fark yaratan SEN de OKU koleksiyonu, okumaya isteksiz ve okuma güçlüğü çeken çocukları kitapların renkli dünyasıyla buluşturuyor.
İlk okuma seviyesinden başlayarak kolaydan zora doğru aşama aşama ilerleyen bir okuma yelpazesi sunan SEN de OKU koleksiyonu, çocuklara okuma zevkini yaşatıp onları yetkin okur olma yolunda cesaretlendiriyor.
İlgi yaşı ve yıldızlarla belirtilen okuma seviyesi bilgileri sayesinde, çocuklarına uygun kitap seçiminde kararsız kalan ebeveynlere kılavuzluk edecek SEN de OKU koleksiyonu, yeni kitaplarla zenginleşmeye ve büyümeye devam edecek!
Birinci Bölüm
Annenin Mutsuzluğu
“Yeter artık, problem istemiyorum!” diye bağırdı Nesrin Hanım telefonda. Nazlı, aralık duran kapıdan annesinin telefon konuşmasını duyabiliyordu. Annesi uzun zamandır sinirli ve mutsuzdu. Telefonları isteksizce açıyor ve bağırarak konuşuyordu. Çalıştığı iş yeri ile ilgili sorunları vardı.
Ayrıca, Nazlı’nın babası artık başka bir evde yaşıyordu. Annesinin buna da canı sıkılıyordu. Şimdi de ağlıyordu sanki. Kalkıp yanına gitmek istedi ama annesini daha çok üzmekten çekiniyordu. “Tüm bu olanlar, Nazlı’yı etkileyecek diye çok korkuyorum,” demişti bir keresinde telefonda. Şimdi yanına giderse gözlerini kaçırıp gülümsemeye çalışacak ve ‘Sen daha uyumadın mı küçük fare? Haydi bakalım yatağa,’ diyecekti.
Bir tek, geceleri ona masal okurken gülümsediği oluyordu. O da ara sıra. Eskiden olduğu gibi taklit etmeyi, masal karakterleri gibi konuşmayı da bırakmıştı. Nazlı yatağından kalktı. Açık duran salon kapısından süzüldü ve gidip annesinin karşısına dikildi. “Biraz senin yanında kalsam?” Nesrin Hanım aceleyle gözlerini sildi.
“Neden canım?”
“Hiiç… Öylesine.”
“Yoksa geçen akşam seyrettiğin
filmden mi korkuyorsun hâlâ?”
“Hayır. Uykum yok.”
“Uykun gelecektir, yarın okul var.
İstersen ışığı açıp biraz kitap oku. Ben
kapatırım sonra.”
Nazlı hiçbirini istemiyordu. Sadece
annesinin yanında kalıp, anlatmasını
istiyordu.
“Ne oldu anne?” diye sordu.
“Ne, ne oldu?”
Nesrin Hanım sesini yükseltip,
gözlerini kocaman açmıştı.
“Hiç.”
“Hiçse neden soruyorsun?”
Nazlı’nın gözleri doluverdi. “Mutsuz
mutsuz geziyorsun,” dedi.
Annesi bir sandalye çekti. Tam
karşısına oturdu. Sesi güçlü çıkıyordu
şimdi.
…