“İnsan Ruhunun Haritası” birçok farklı açıdan ele alınabilecek zengin bir metin. Kitabın Ahmet Ümit’in kendisini olduğu noktaya getiren yazarlara duyduğu bir minnet borcu olduğunu söylemek de mümkün. Nitekim Ahmet Ümit’e yazma aşkını aşılayan, ona her şeyden önce bir ufuk veren birçok değerli yazar hakkında detaylı ve kapsayıcı bilgilerle donatılmış “İnsan Ruhunun Haritası”, “İyi polisiye iyi edebiyattır” düsturundan da hareket ederek polisiye metinlerin çıkışı, gelişimi ve suç ve edebiyat arasındaki bağlantı hakkında da düşünmeye itiyor okuru.
“Oidipus, Don Kişot, Madam Bovary, Dimitri Karamazov, Anna Karenina, İnce Memed, Zebercet ve diğerleri, çoğu yaşamımızı etkilemiş, edebiyatın bu ölümsüz kahramanlarına derinden bakarsak kendimizi görürüz. Edebiyatın bu karakterlerinin üzerini örten sözcükleri birazcık kazırsanız altından insanlık çıkar; geçmişten günümüze, bugünden geleceğe akan büyük insanlık.”
İÇİNDEKİLER
Bir İnsan Yaratmak
İnsan Ruhunun Haritası 13
Bir İnsan Yaratmak 19
Karanlıklar Prensi Kont Drakula. 25
Tanrı Yazar mı, Yazar Tanrı mı? . 31
Aynı Kitabı Yazıyoruz Aslında. 37 Ceza Eğitmez, Sadece Evcilleştirir. 42 İçindeki Kahramana Yüz Çevirme⚫ 47 Yazarın Vicdanı⚫ 52
Yağmurdan Sonra. 58
Lenin’in Bakışı. 63
Insan-1 Kâmil Olmak: İşte Bütün Mesele Bu⚫ 69
İnsan Ruhunun Kâşifleri Edgar Allan Poe⚫ 77
Mistik Cinayet Romanları Yazarı Dostoyevski • 90 Edebiyatımızın Ağır İşçisi Orhan Kemal 102 Yabancılaşmanın Ölümsüz Şairi: Franz Kafka. 109 Anton Pavloviç Çehov:
Sıradan Dünyanın Sıra Dışı Yazarı⚫ 119 Özgün Bir Türk Yazarı:
Yusuf Atılgan. 125
Hem Bilge Hem Çocuk. 131
Güzel Bir Adam. 139
“Özünde Alaturkalık Olmadı mı, Alafrangalık Kaç Para Eder?”. 142
İnsan Ruhunun Karanlık Yüzü Patricia Highsmith. 151 Sıkı Bir Dedektif
İyi Bir Polisiye Yazarı. 164 Dedektif Hamlet. 174
Gecenin Şövalyesi. 179 Soğuktan Gelen Yazar. 185
Mike Hammer’in Dönüşü • 190 “Kara Üçleme”. 195
Aşk ve Cinayet ⚫ 201
Kapitalizmin Yarattığı İki Olgu:
Marksizm ve Polisiye Roman. 205
Insan Rubunun Haritası
Böyle bir harita yok tabii. Ruhumuzun kıraç düzlükleri- ni, başı bulutlu dağlarını, korkutucu uçurumlarını, fırtınalı vadilerini, güneşli denizlerini, karanlık göllerini, verimli ovalarını gösteren bir harita çizilebilir mi, ondan da hiç emin değilim. Zaten yazının başlığını da sevdiğim bir filmden, Yeni Zelandalı yönetmen Vincent Ward’ın yönettiği İnsan Yüreğinin Haritası adlı yapıttan aldım.
İnsan ruhu diye bir şey var mı? O bile tartışmalı. Kimi felsefe akımlarına göre, insan ruhu (tin) diye bir şey yoktur; o sadece zihinsel bir aktivitedir. Kimilerine göre ise ruh tümüyle bir enerji olayıdır. Ama çoğunlukla bu görüşlerin tersine inanılır. Hatta kimileri ölen kişilerin ruhlarını çağırarak, onlardan geleceğe dair tüyolar koparmaya bile çalışır. Ruhun varlığı meselesini deneysel olarak araştı- ranlar da olmuştur: İngiliz bilim adamları yüzlerce kişi arasında yaptıkları bir araştırmanın sonunda, deneklerin ölmeden ve öldükten hemen sonraki ağırlığı arasında yirmi bir gramlık bir fark oluştuğunu belirlemişler. Hatta bu adla bir film bile yapılmıştı: Meksikalı yönetmen Alejandro González Iñárritu’nun 21 Gram adlı, büyük bir trajediyi anlatan yapıtı.
Aynı yönetmenin Paramparça Aşklar ve Köpekler adlı fil- mini daha çok beğenmiştim. Aşklar ve Köpekler’de insanlarda ruh bulunduğuna dair daha fazla ipucu vardı.
…