Eski dönemlerde insanların çadıra girerken mızraklarını dışarıda bırakmaları önemli bir nezaket kuralıymış.
O dönemler için birbirlerine zarar vermeyeceklerini anlatan el sıkışmaları ise, günümüzde artık tam olarak bu manaya gelmemekle birlikte hâlâ kullanılmaktadır. Bugün, teknolojinin gelişmesiyle, görgü kuralları da değişikliğe uğramış; imaj, beden dili ve empati gibi kavramlarla yeniden şekillenmiştir. Artık, eskiden olduğu gibi sadece belli bir kesimin uyguladığı sosyetik davranışlar olarak düşünülmekten çıkmış, özellikle yeni hâliyle çağımız insanı için vazgeçilmez olmuştur.
– Nezaket, kendine güvenen insanların davranışlarını güzelleştirme çabasıdır. Nezaket ve görgü kurallarını bilmek iş alanında, resmi toplantılarda ve sosyal faaliyetlerde kendinizi rahat hissetmenizi sağlar. Böylece çevreye güven dolu kişiliğinizi kolaylıkla yansıtabilirsiniz.
Nezaket, görgü, terbiye ve iyi davranışlar, kısa bir süre veya sadece belli yerler için geçerli değildir. Bu, her zaman üzerimizde taşıyacağımız şık bir kıyafet gibi olmalıdır.
Nezaket gösterirseniz, nezaket bekleme hakkınız olur. Nazik, kibar ve iyi davranışlar bize gösterilmesini istediğimiz, beklediğimiz ve hoşumuza giden hareketlerdir. Eğer nezaket görmek istiyorsak bizim de nezaket göstermemiz gerekir.
Nezaket, tanıdık tanımadık tüm insanlara gösterilir.
Nezaket samimi, içten, doğal, karakterimizin bir uzantısı şeklinde olduğunda iyi bir etki bırakır. Doğal olmayan hareketler hemen göze çarpar ve olumsuz bir izlenim oluşmasına neden olur.
Bilgi, görgü, nezaket, saygı, tecrübe, insanın içine işlediğinde onu yoğurur ve şekillendirir. Sözleri, davranışları ve duruşu, bu öğrendiklerinin bir yansıması olarak çevresini etkiler.
Nezaket kuralları fazladan yapılan veya “olsa da olur olmasa da” türünden bir davranışlar topluluğu değildir.
Görgü ve nezaket, toplumda daha rahat ve uzun süreli iletişim kurulmasını sağladığı gibi, kurulan iletişimin kalitesini artırır, seviyesini yükseltir.
İyi bir adamın yaşamının en iyi bölümü, göstermiş olduğu küçük, adı konmamış, unutulmuş sevgi ve nezaket davranışlarıdır.
William Wordsworth
TANIŞMA VE TANIŞTIRILMA
Kim Kime Tanıştırılır?
Tanıştırma Sözleri ve Karşılıkları
Tanışma Esnasındaki Hareket Tarzl
TANIŞMA VE TANIŞTIRILMA
Tanışma, sosyal ilişkilerin başlangıcını oluşturur.
Kim Kime Tanıştırılır?
– Tek kişi, bir çifte veya topluluğa,
– Yeni gelenler, orada bulunan gruba,
– Erkek kadına,
– Herkes cumhurbaşkanı, devlet başkanı, krala,
– Genç kız yaşlı erkeğe-kadına,
– Küçük büyüğe,
– Akraba ve yakın dostlar diğerlerine,
– Yaş farkı fazla değilse evlenmemiş kadın, evli kadına
– Ast üste tanıştırılır.
Ayrıca;
– Erkek, karısını daha genç bir kadına,
– Baba, oğlunu daha alt mevkide bulunan birine tanış-tırır.
Tanıştırma Sözleri ve Karşılıkları
– Tanıştıracağınız kişiler için söze başlarken onlardan izin alın.
“İzin verirseniz dostum Ahmet Bey’i size tanıştırmak istiyorum.”
“Cemil Bey, Mehmet Bey’i tanıyor musunuz?”
– Tanıştırdığınız kişi ailenizden biriyse soyadını söylemeye gerek yoktur.
“Kardeşim Hakan, Kuzenim Suna…”
– Karşılık olarak:
“Sizinle tanıştığımıza çok memnun oldum.”
“Nasılsınız?”
“Şeref duydum.”
Tanışma Esnasındaki Hareket Tarzları
– Erkekler oturuyorsa ayağa kalkar.
Kadınlar ayağa kalkmazlar (cumhurbaşkanı, devlet başkanı, kral ile tanışma hariç).
– Eğer ceketinizin önü açıksa saygı ifadesi olarak iliklenir.
– Duyulan memnuniyet sadece sözcüklerle değil, yüzünüzdeki sıcak, samimi gülümsemeyle de desteklenir.
Gülümseme, iki kişi arasındaki en kısa mesafedir.
Victor Burgin
– Sizi tanıtan kişi tanıştırma esnasında isminizi hatırlayamadığı için duraklarsa kendinizi tanıtmakta gecikmeyin. Böylece tanıştıran kişiyi zor duruma düşmekten kurtarmış olursunuz.
– Tanıştırılan kişinin ismini hatırda tutmak ve ona ismiyle hitap etmek olumlu bir davranıştır.
– Kendinizi tanıştırmak durumunda kalabilirsiniz. Ancak bir kadın kendini bir erkeğe tanıştırmaz. Sadece toplumda önemli işlere imza atmış bilim insanı, iş adamı, devlet büyüğü, sanatçı gibi şahsiyetlerle tanışma imkânı doğmuşsa, kadınlar da kendilerini bu kişilere tanıştırabilirler.
– Daha önceden tanıdığınız veya tanıştırıldığınız biriyle sizi yeniden tanıştırmaya çalışabilirler. Böyle durumlarda tanıştıran kişinin sözünü bitirmesine izin verip tanışma işi gerçekleştikten sonra durumu açıklamak yerinde olur.
– Böyle bir duruma düşmek istemiyorsanız tanıştıklarından emin olmadığınız kişileri birbirine takdim etmeden önce “Tanışıyor musunuz?” diye sorabilirsiniz.
– İki kişi tanıştırıldığında konuşmaya önce kadın başlamalıdır. Ancak konuşmaya başlamak için kadının zorlandığı gözleniyorsa erkek kibar bir şekilde onu bu zor durumdan kurtarır.
– Erkekler arasında gerçekleştirilen bir tanışmada ise sosyal hayattaki konumu, yaşı, mevkisi yüksek olan konuşmaya başlar.
Diğer Hususlar
Davette bir şekilde yüz yüze geldiğiniz bir kadınla birkaç kelime konuşabilirsiniz fakat hemen kendinizi tanıştırmaya kalkmayın.
Yolda karşılaştığınız bir tanıdığınızı hemen yanınızda bulunan kişiye tanıştırmanıza gerek yoktur. Bu durumda konuşma kısa tutularak diğer kişi bekletilmemelidir.
Ancak konuşma biraz uzayacaksa, yanınızda bulunan kişiyi karşılaştığınız arkadaşınıza tanıştırmalısınız.
Her tanıştığınız/tanıştırıldığınız kişiyle hemen samimi, dost olmanız beklenmez.
İstemediğiniz biriyle dahi tanıştırılmak zorunda kalırsanız bunu kendisine belli etmeyip gülümseyen sıcak bir ifadeyle, içten tokalaşmak gerekir.
Her zaman karşılaşma imkânı bulamayacağınız, tanışmayı arzuladığınız kişilerle uygun bir şekilde tanışmayı/tanıştırılmayı gerçekleştirmeniz iyi olur. Ancak bu tür toplantılarda üst kademelere gelmiş kişilerle sizi tanıştırması için ev sahibine ısrar etmek de yanlış bir davranış olur.